Vatikanın Karanlık Sırları Ve Papa’nın Seyirci Salonundaki Gizli Reptilian Sembolleri

Vatikan’da ki Papa İzleyici Salonunu duydunuz mu? 6. Paul  İzleyici Salonu veya Pontifical İzleyici Salonu olarak da bilinen yapı bu varsayılan teoriye göre içinde reptilian lara ait sembol ve simgeler bulundurmaktadır.

Papa 6. Paul’un  adını taşıyan ve 1971’de İtalyan mimar Pier Luigi Nervi tarafından yaptırılan bu tasarım içinde 6.300 kişiyi barındırabiliyor. Ve yapı  içinde Pericle Fazzini tarafından tasarlanan La Resurrezione adında bir bronz heykel bulunuyor.İşte en büyük gizem ve subliminal mesaj da bu heykelin içinde saklı. Fakat yapı tek başına bile dikkatle incelendiğinde reptilianlara ait semboller görülmelte, neredeyse bir reptilian tapınağı gibi.

Yapı Metodu ve Tasarımı

Bina, ünlü mimar Pier Luigi Nervi tarafından betonarme olarak tasarlandı. Nervi’nin tarzı , güçlü fakat sonuna kadar devam eden basit ancak pratik tasarımlardan oluşmaktadır.Binanın basit eğriliği dışarıdan mütevazi görünebilir, ancak bu bu bina hakkında keşfetmeye başlayacağımız şeylerin başlangıcıdır.  Şimdi bu görüntüye bir göz atın ve şeklini yanındaki yılan görüntüsüyle karşılaştırın. Genel şekli – geniş sırtı, dar, yuvarlak ön kısmı, ortadaki gözler, ön kısımdaki burun deliği ve eğimli üst kısmı unutmayın.

Pencereler

Ayrıca resimlerde görebileceğiniz gibi, binanın her iki yanında da gözlere benzeyen iki  büyük pencere vardır. Vitraylardan yapılmışlar ve her iki tarafta da binanın uzunluğu boyunca yarı yarıya uzanmaktadırlar.Göz şeklinin merkezinde, bir sürüngenin gözüne benzeyebilecek bir yarık görmeye başlarsınız. Belki tek başına bir pencereye bakmak  gözünüzde bunu tam canlandıramayabilir . bu yüzden şimdi  her iki gözün de görüldüğü bu kareye göz atalım. Birdenbire, burada şekillenmekte olan şeyleri görmeye başlıyoruz – iki sürüngen gözü, sahneyi seyrederken size bakmakta.

Ölçekler ve Yırtıcılar

Resme bakmaya devam ettiğimizde , merkezde ortada bir heykel duruyor ve  iki sivri keskin kolon bunlarda  sivri uçlarıyla iki tarafta duruyor. Bunlarda bir yılanın ağzındaki sivri dişler olarak çok net şekilde görülmekte. Ayrıca üst kısmın ve çatının yapısının da  yılanın pullu gövdesine benzerliği tesadüf olmasa gerek ?

La Resurrezione Heykeli

Sahnenin ortasında bir patlama ve parçalanmanın ortasından yükselen Mesih heykeli yer alır. Pericle Fazzini tarafından tasarlanmış ve 1977’de sergilenmeye başlanmıştır. Peki resme dikkatle bakınca İsa’nın kafasının olduğu yerde farklı bir şeyler görüyormusunuz?

Cepheden görüp bunu anlamak  zor, fakat yan taraflardan heykele  baktığımızda her iki taraftan da İsa’nın başının yan tarafının  bir yılana benzediği çarpıcı bir şekilde anlaşılıyor.Bir an düşünürsek  heykelin sadece bir tarafı yılan kafası izlenimini verdiyse bunu tesadüf eseri olarak  düşünebiliriz, ancak her açıdan bu şekilde göründüğünde ve bütün bina da yılana benzemekle birlikte, bunu tesadüf olarak algılamak çok zor.

Resme birde aynalama denilen teknik ile bakarsak ve orta kesitten kesip tekrar birleştirirsek bu kez de , heykel tamamen ellerini açmış yılan başlı bir varlığa dönmekte, bunun la beraber heykelin ayak kısımları, boynuzlar ile birlikte bir baphomet  silüeti görülmekte, Buna da basit bir şekilde tesadüf diyebilirmiyiz ?Bunun kasıtlı olarak bu şekilde tasarlandığını fark etmeye başlarsak ,devam eden subliminal mesajları da daha net görmeye başlayabiliriz. Peki bu imgeler için belirgin bir sebep varmıdır ? Bu salondaki bu sembollerin ve işaretlerin sebebi ne olabilir ?

Teorisyenler  ve bu araştırmalar ışığında iddea edilen  sonuç ve bu binanın tasarım şeklini açıklayan tek şey . Papa’nın bir sürüngen ağzından konuştuğudur. Bu nedenle bina sembollerin  görüneceği şekilde inşa edilmişti? Ve heykelin ayakları dibinde konuşmasının nedeni de budur, yani açık bir subliminal mesaj vermektir.  Bu soruyu sormuyorsanız, yalnızca gözünüzü köreltiyorsunuz demektir. Buna sebeb kanıtların mevcut olmadığından değil, görmemeyi  tercih ettiğinizden kaynaklanmaktadır. Yılan veya sürüngen sembolünü oluşturan yedi ayrı parça vardır. Eğer bir veya iki olsaydı şüphecilik olağan olabilirdi – hatta üç sembol. Ancak yedi parçanın o kadar güzel, ve mükemmel şekilde bir araya geldiğinde, kasıtlı olduğu şüphesinin gölgesinin ötesinde olduğunu anlayabiliriz.

 

 

Araştırmalar ve teoriler dahilinde , dünyamızın – Amerika, Avrupa, Rusya, Kanada vb. Olmayan fakat ulusal kimliğin ötesinde bir grup insanın  yönettiği  Derin Bir Devlet olduğunu ve bu grubun  tüm dünyamızı kontrol ettiği söylenmekte. Ve orada uzun zamandır dünya dışı bir etki olduğu da söyleniyor. Bunlar içinde en baskın olan tür bu oluşumda başı çekiyor , bunlar da sürüngenler yani reptilianlar. Tüm reptiller  içinde  saygın bir kısım sadece bir grup insan gibi bu gezegeni etkilemek için çalışmaktadır.

Pek çok büyük devlet ve hükümet yetkilileri bile yabancı yaşam formlarını  iyi bildiklerini, ancak halka söylemediklerini belirttiler. Kanada Savunma Bakanı Paul Hellyer’in eski savunma bakanı tarafından ortaya çıkardığı gibi: “Bu yüzden bir soruşturma yapmaya karar verdiler ve üç yıl araştırdılar ve Bu gezegene binlerce yıldır en az dört türün ziyaret edildiğine kesinlikle karar verdiler.

Derin Devlet teorisi üzerindeki sürüngen etkisi  teorisi yeni değildir ve birçok gelenek ve kültürde bulunabilir. Fakat anlaşılabilir bir şekilde, pek çok kişi için alay konusu olan David Icke’nin eseri tarafından popülerleştirildi. Buna bakılmaksızın, milyonlarca insan  bu esere  inanıyordu.

Bu Semboller  Nasıl Kullanılıyor

California’da Çöl’de Temas adlı bir etkinlik sırasında, uzun zamandır gizli bir araştırmacı olan David Wilcock ile bir röportaj yapılıyor. Röportaj sırasında Elite / Illuminati’nin, niyetlerini insanlığa aktarmaları gerektiğini düşündüğünden bahseder. Esasen onları yasalaştırmak için çalışmaktadırlar. Bu, kitlesel spor olaylarında ve toplumda  film , müzik gibi çeşitli popüler endüstrilerde bulunan sembolizm  içeriğinde ritüeller olarak kendini gösterir.

Papa’nın İzleyici Salonu’na gerçekten bu şekilde bakarsak yılanın ağzından konuşulduğu anlaşılıyor. Ağzın önünde duruyor ve onların sözlerini dinleyen herkese söylemekte ayrıca Onlar da sembolizm yoluyla insanlığa bunun olup bittiğini göstermekte. Kim bilir belki de çevremizi saran ve görmediğimiz pek çok sembol bulunmayı beklemektedir.